31 Mart seçimlerinin ardından Ağrı ili, belediyenin pasif yönetimi nedeniyle adeta bir köy görünümüne büründü. Şehir genelinde ve çevresinde yaşanan plansızlık Ağrı’yı büyük bir imar sorunuyla karşı karşıya bıraktı. Özellikle yeni inşa edilen binalarda kullanılan teknikler ve büyük tonajlı makineler yolları ciddi şekilde bozmaya devam ediyor. Ancak Ağrı Belediyesi bu bozulmaların hesabını sormak yerine gözlerini kapatmayı tercih etti.

Şehirdeki yol sorunları, halk arasında büyük bir rahatsızlık yaratmaya başladı. ‘Yeni yapılan binaların etrafındaki yolların kapatılması ve bu süreçte meydana gelen bozulmalar inşaat firmalarının sorumluluğuna bırakılmalı’ görüşü giderek yaygınlaşıyor. Halk inşaat firmalarının veya müteahhitlerin bu zararı karşılaması gerektiğini savunuyor ve belediyenin bu konuda etkin bir çözüm üretmemesini eleştiriliyor.

Ağrı Belediyesi’nin yetersiz yönetim anlayışı, şehrin genel yaşam kalitesini düşürüyor ve halkın güvenini sarsıyor. Şehirdeki bu kriz yerel yönetimin acilen harekete geçmesini ve etkili bir çözüm üretmesini gerektiriyor. Aksi takdirde, Ağrı’nın imar sorunu derinleşmeye ve şehir, daha da geri bir konuma düşmeye devam edecek.

Ağrı Belediyesi’nin bir diğer başarısızlığını ise esnafların yolları işgal etmesi oluşturuyor. Esnafların kaldırımları işgal etmesi, yayaların yürümekte zorlanmasına neden oluyor. Bu durum, sadece ulaşım zorluklarına değil, aynı zamanda şehirdeki sosyal yapının da bozulmasına da yol açıyor. Kaldırımların esnaf tarafından işgal edilmesi, yayaların güvenliğini tehlikeye atmanın yanında sosyal düzeni de olumsuz etkiliyor. Belediye yetkilileri ve Eş Başkanlarının bu soruna yönelik çözüm üretme konusundaki eksiklikleri şehirdeki yaşam kalitesini düşürüyor. Yaşanılan bu soruna etkin bir müdahalede bulunulmaması, halkın günlük yaşantısını zorlaştırıyor ve şehirdeki sosyal huzuru tehdit ediyor.

Ağrı Belediye Başkanı Hazal Aras şehrin trafik sorununu çözme vaadiyle göreve başlamıştı. Ancak bazı yolların trafiğe kapatılmasına yönelik önerileri, halk arasında karmaşaya yol açtı. Atılan böylesi düşüncesizce adımın, sorunu çözmek yerine daha da karmaşık hale getireceği endişeleri gün yüzüne çıktı. Mevcut trafik sorunlarının göz önünde bulundurulması, yolların kapatılmasının bu sorunu daha da derinleştirebileceği endişesini artırıyor. Başkan Aras’ın bu konuda net ve etkili bir strateji geliştirememesi halkın güvenini sarsıyor ve şehir içi ulaşımın geleceği hakkında kaygılara neden oluyor.

Ağrı Belediyesi’nin çözüme kavuşturması gereken konulardan biri de şehirde ekmek fiyatlarının yüksek olmasıdır. Ağrı Belediye Eş Başkanı Mehmet Akkuş’un ekmek fiyatlarına müdahale etmesi gerektiği halk tarafında dile getiriliyor. Ekmek fiyatlarının yüksek olması halk arasında büyük bir rahatsızlık yaratmış durumda ve kısa sürede bu soruna çözüm bulunup fiyatların düşürülmesi gerektiği düşünülüyor. Ama mevcut durum, sosyal belediyecilik anlayışının eksikliği açısından endişe verici bir tablo sergiliyor. Belediye yönetiminin halkın temel ihtiyaçlarına yönelik adil ve etkili çözümler üretmemesi, sosyal belediyeciliğin temel ilkelerine aykırı bir yaklaşım sergilediğini gösteriyor. Özellikle kendisine ait Ekmek Fabrikasının olması sebebiyle Ağrı halkı, ekmek fiyatlarına yönelik bir müdahalede bulunulmasını bekliyor.

Tüm bu belirttiğimiz sorunlar gösteriyor ki; Ağrı Belediyesi Eş Başkanları Hazal Aras ve Mehmet Akkuş, göreve gelmeden önce vadettiklerini gerçekleştirmeden daha da fazla sorunla karşı karşıya kaldılar. Ağrı Belediyesi, şehir içindeki çeşitli sorunlara karşı etkili çözümler üretemediği sürece sınıfta kalma riskiyle karşı karşıya kalacaktır. Çünkü Ağrılı hemşerilerimiz kendilerine verilen sözleri ve hayata geçirilmeyenleri her zaman hatırlayacaktır.